''Asıl fark buymuş gibi geliyor bana,
Sen ve ben. Çünkü bu aslında politika, feminizm davası falan değil.
Sen ve senin gibiler için tüm bunlar sadece fikir ve siz burada bahsedilenin fikir olduğunu sanıyorsunuz.
Sen yaşamamışsın. Sakın ha ben başına kötü şeyler gelmemiştir demiyorum, fena da görünmüyorsun aslında ve eminim seni de aşağılayanlar olmuştur elbet.
Fakat bahse mevzu olan bu değil. Ben ''İnsanın Anlam Arayışından'' bahsediyorum. Yahudi soykırımı gibi, tamı tamamına şiddet, eziyet ve en önemlisi dehşet benim bahsettiğim. Gerçek karanlık tarafı insanın. Sana sadece bakmak yetiyor,
bunları hiç yaşamadığını söylemeye, ufaklık. Hatta, bana sorarsan, bu üzerindekileri giyemezdin o zaman, inan bana''
Gençliğimiz (ki iftihar ediyoruz, gün geçtikçe daha imrenilesi insanlar haline gelmekteler) ve sporumuz (MİY 1. lige çıktı ya gerisi yalan) bayramı sayesinde üç gün işe gitmedim; perş, cum ve cts.
Pazar nöbetçi ve cuma da işe gitmeme durumu ofişıl olmadığından bu hafta ilk defa Ankara git-geli olmadı, özlem üst seviyede ne yazık ki, onun yerine ben gidemediğimden, iki arkadaşım geldi, dear SB ve KB. Tam üç gün lık lık lık. Cuma ise artık teyit edildi ki bünyeeee bitmiş bende. KC kot altı 3 cm palpabl:) desem yeridir. Bir tek KB ayakta kalabildi ki, kendisinin bir gastroenterolog arkadaşın deneyindeki farelerle aynı genetiğe sahip olduğuna eminim. Şöyle ki bu dr arkadaş, farelerde hepatosteatoz yapmaya çalışıyor ve model olarak bu arkadaşları gececi yapıyor. Fakat ver ver tık yok. Dozu bir dubleden, iki, ikiden bir ufak derken, bizim bıyıklılar karaciğerlerine birşey olmadan, kafayı yiyip güm. Benim ratatuy da o ayak, ver ver tık yok bünyede ama beyin uçuyor da adamda, ne yorgunluk ne baş ağrısı.
Durum böyleyken böyle, daha yeni tekleşti tekiller bende. Siz, siz olun 3 uçmuş adamın, bu ne kardeş, gazoz mu, eki eki söylemini, müesseye ve barmene hakaret kabul edip, ben hinci öpecem sizi, kasışına giren garsonların bulunduğu, yer ismi vermeyeyim de, yerleri doğası gereği pis yerde, içmeyin. Biraz uzun oldu ama öyle işte.
Bu üç günlük tripte mesela balık ekmek isteyen bünyeye, eğer yanına ayran, kola istemiyorsanız, çok şansınız olmadığını keşfettim. Ara tara köprünün altına gittik, tek taraf ki bu taraf eyüp tarafı, komple sıkma baş olmuş, orada şıra, ayran in, diğer taraf ki o taraf kadıköye bakan taraf oluyor, balık ekmekçi yok, hep lokanta, levrek filetolamaca, karides güveçlemece, sonunda bu ikinci taraf, eminönüne yakın kısımda halk işi, arpa, balık ve ekmek kombinini tutturduk, çok güzel b.e: 4 tl, arpa: 5; tavsiye olunur. Nihat sayesinde bu arada NBA benim için, bank asya ligine dönmüştür. Baştaki alıntı brief interviews with hideous men'den. Liste de my most played, itunes katkılarıyla;