19 Temmuz 2010 Pazartesi

Yavaşşş

Ne zamandır ha çıkacak, ha çıktı
Anayasa mahkemesi ne diyecek derken Tam Gün yasaçmalaması çıktı
Ben tam güne karşı değilim, yasayı özünde destekliyorum
Ama bu ne kardeşim zaten işletilemiyeceği belli bir halde çıktı
Ne dedi anayasa mahkemesi 
Devlet hastanesinde çalışanlar sen dışarda iş yapamazsın, sen sabah 8 akşam 5 devlette
Üniversitedekilere ise serbest bıraktı 
Niye? Orasını anlayamadım. Amaç ne yasa tasarısında? sağlık hizmeti için hastaneye başvuran sağlık güvenceli adamın kafasında şu soru işareti kalmasın '' acaba dükkana gitse miydik?'' Eeee bu üniversiter şahsiyetlerin dükkanı dükkan değil mi?
Bu yasa daha bir ödüllendirme oldu onlara, artık rekabetleri azaldı, nema arttı
Bugün bir köşe yazarı coşmuş çok iyi oldu diyor; bu hocalar eğer böyle olmasa kaçar giderdi tıp eğitimi hocasız kalırdı falan! Hastalar bu güzide insanların bilgi birikimlerinden faydalanamazdı diye devam ediyor. Onlar bilim adamıymış. Onlar bilim adamı ise bunca eğitim araştırma hastanesinde klinik şefliği yapan prof. ve doçentler ne? Şunu net söyleyebilirim onlar bilim adamı ise bunlar en az onlar kadar bilim adamı, öyle atıp tutmak kolay.
Tam gün çıkacaksa tam çıkmalıydı,sulanmadan, şimdi eşitliğe aykırı bu haliyle diye Danıştaya gidilecek, onlar da kamu görevlisi biz de onlar serbest muayene çalıştırıyor, devlettekiler neden açamasın diye ve kuvvetle büyük ihtimal iptal gelecek, ve yazık bu kadar emeğe
Normalde bu konularda yazmam ama sinirlendim bu hafta, artık yeter be bu kadar hekim düşmanı bir toplum olamaz ne kadar internet yorumcusu, yazarı varsa karambolde geçir doktora.
Artık kıskançlıklarından sanırım salyalarını akıta akıta o ezik geçmişlerinde içlerinde nasıl bir hastalıklı ifrazat biriktirdilerse kusuyorlar
Yok türk doktoru ne yetersizmiş, yok havamızdan geçilmiyormuş da aslında onlar bilirmiş ne kof olduğumuzu, ulan sen kimsin? Kazandın da anan mı göndermedi? 6 sene oku, o okulun son 3 senesi nöbet tut, kahır çek, son sene intern denen birşey ol, burada birşey lafını bilerek seçtim, o çok farklı bir yaşam formudur çünkü, sen gibi okul bitti iyi kötü bir diplomam var diyeme, en yüksek puanlarla girdiğin bitirdiğin zaman doktor ünvanının zevkini bile almana izin verilmeyen sürece gir...
a: oğlan/kız ne iş yapıyor?
b: doktor oldu
a: ne doktoru?
b: geçen sene mezun oldu uzmanlığa hazırlanıyor
a: haaa desene pratisyen daha
b: hı hı (hafif utanarak)
Kabahat ya o kadar sene maddi manevi zorluk çekip okutmak çocuğunu, utanır doktor anne babası çocuğunun pratisyen olduğunu söylemeye kimse dillendirmez ama öyledir durum. Ulan 4 sene okuyup mezun olan adamı savcı yapıyorlar ki çoğu puanını geçtim bir tarafı yetmemiş tıp yazamamıştır, anası babası ağzını doldura doldura oğlumuz da savcııı oldu diye gezer ortalıkta sayın savcıma baksan dağları geçtim everest ilkokul ödeviymiş yürüyüşünde, kollar ayrık bacaklar badi badi.
Tıp bitti sonra Tus denen illet, okul bitti evin doktor oğlu kızısın dönersin eve 24-25 yaşında anne babadan harçlık almaya devam otur ders çalış. 10 gün kapanırsın canın bir sinema çeker, utanırsın gitmeye...
Sonra kazandın gittin gün-aşırını bir çakarlar 2-3 sene gelemezsin kendine. 5-6 sene de ihtisas ohh yeme de yanında yat. Yaş olmuş 30, akranların sen asistanlık denen sefayı sürerken askerliği yapmış, savcı olmuş baş, mühendis olmuş em bi yey li üretim şefi vs vs. Ama adamın başka derdi evi, geçim derdi yok, tek derdi doktorlar şöyle adi, böyle yetersiz, çok kazanıyorlar...
Sen hukukçu, gittin tez yazdın, tezin ödüllere doymadı, türk yargı sistemini şekillendirdin adın fezaya yazıldı, sen mühendis arkadaş, ürettiğin roketlerin satışıyla iç borç bitti, harem-gebze dolmuşu gibi aya seyahat araçların. Zaten iktisat, işletmecilere bir şey demiyorum.
Ne oldu sen 2. çocuğu yapsak mı hanım derken ben askere gittim yaş oldu 32, dönünce mi? Sen bir rahat göründün gözüme derler, git bakalım mecburiye... 3 nokta çünkü bu mecburiye gidenin hali meçhul
Eeeee beğenmiyorsan git kardeşim madem zekisin ABD ye EU ya diyen bir tane mal var. Sonuna da eklemiş kapasiten yetmiyor değil mi? Hehehe diye!
Sen finansmanını sağla ben yarın amerikaya gidip ortalığı dağıtacak kaç tıp öğrencisi bulurum sana, iş sadece sınavla bitmiyor cahil sığırcığım, bunun barınması, yemesi içmesi var! Filmlerdeki gibi öyle Dean Richards alıp evinde balla börekle beklemiyor seni gel oğlum/kızım bende kalırsın diye.
Hani bazen ağzı olan konuşuyor deniyor ya, .ötü olan da ötüyor , gerçekten. Ben 2006 da deprem nedeni ile gittiğim yerde er milletten doktorla çalıştım. ABD, Kızılhaç, UN... Kimse bana batılı doktorlar şöyle böyle demesin. O ER, House anca alice'in diyarında kafadaki tavşan. Ben de severek izliyorum ama vay be elin ecnebisine bak neler yapıyor delüzyonlarına kapılmıyorum. Çoğu zaman öyle şeyler oluyor ki argo söylemiyle ''yavaşşş '' diyorum izlerken!

ÖZET: Herkes haddini bilsin. Evet artistiz, evet bir tarafımız kalkık, ama bunu bu ülkede hak eden bir grup varsa ki bence olmamalı o da biziz. Sıkıyorsa yiyorsa gece karnın ağrıyınca atla new york uçağına, fazla mı geldi parası ya da bas git londraya easy jetle...

Hiç yorum yok: